29 Ocak 2011 Cumartesi

ONLARDAN BİRİ OLMAYIN YETER…


Duyarlı ruhunuza hangi üzüntünün daha çok dokunabileceğini araştırdılar ve sizi kendileriyle birleştiren bağların hepsini kesip attılar. Kendileri istemeseler de, onları sevebilecektiniz; sevginizden ancak insan olmaktan çıkmak yoluyla kurtuldular. Öyle istediklerine göre, şimdi sizin için yabancı, adı sanı bilinmeyen insanlar onlar…Haklı olduğunuza inanıyorsanız, sakin olmayı başarabilirsiniz . Çünkü doğrular ve yanlışlar yoktur, sadece yorumlar vardır

Evrenin en anlaşılmaz özelliği anlaşılabillir olması değil midir?. Bizle dünya, bizle başkaları, hatta bizle biz arasında ne kadar da çok hayal var…

Tırtılın 'dünyanın sonu' dediğine, Ustanın 'kelebek' demesi gibi, bilgisizliğin belirtisi, adaletsizlik ve trajediye olan inancının derinliğidir.

Düşünmek görmektir. Siz görmezden gelseniz de gerçekler var olmayı sürdürürler. Bu yüzden de durumlar değişmez, biz değişiriz. Alışkanlıkların zinciri, önce hissedilemeyecek kadar hafif, sonra kırılmayacak kadar güçlü olur.!

Tecrübelerimizle biliyoruz ki kimse tecrübelerden ders almıyor. Oysa başlarımız düşünceler yön değiştirebilsin diye yuvarlaktır…

Efsaneler, ayrıcalıklı hareketlerin sonucunda doğar Tüm insanlar orijinal olarak doğar ve birçoğu kopya olarak ölür. Onlardan biri olmayın yeter…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder